Swing Trading ve Farklı Yatırım Araçları için Kullanımı

Başka bir konudan bahsetmek istiyordum ama bu yazıyı yazmaya başladığımda S&P ve Fitch Ratings’den olumsuz haberler aldık. Bu yüzden yazacağım konuyu değiştirdim. Belki bu aralar borsa dışında başka yatırım araçlarını (döviz, altın, vb) kullanmak isteyenler ya da inatla elinde tuttuğu hisseden vazgeçmek isteyenler olabileceği düşünerek bu yazıyı yazdım.

Öncelikle belirtmek isterim ki benim yatırım için kullandığım stratejinin ikili sac ayağının bir tanesini swing yöntemi oluşturmaktadır. Diğeri hakkında bilgiye ise Darvas’ın Kutu Teorisi adlı yazımdan erişebilirsiniz.

Herkesin yatırım stratejisi farklıdır ve bence siz hangisini doğru buluyorsanız doğru odur. Kimi yatırımcı yükseleceğini düşündüğü yatırım aracını (hisse, döviz, altın, petrol vb). alır ve uzun süre bekler (buy and hold). Kimileri tercih ettiği yatırım aracını sadece yükselen trend varken alır ve trend bozulmadığı sürece elinde tutar (trend following). Benim de uyguladığım strateji takip edenler (swing trading) ise yatırım aracının kısa vadeli hareketlerinden faydalanmak ister. Birkaç gün ile birkaç hafta arası değişen sürelerde yatırım yapar. Bazı yatırımcılar ise gün içi yatırım aracının hareketlerinden faydalanmak ister (day trading).

Benim swing tradingi’ tercih etmemin sebebi, bana göre uzun vadeli yatırım stratejilerine göre esnek olması ve düşüş trendiyken riski sınırlama imkanı tanıması (bence risk yönetimi bir yatırımcının öğrenmesi gereken en önemli konulardan bir tanesi). Swing trading hakkında piyasa yazılmış birçok kitap var fakat ben bu yazıda Ivaylo Ivanov’un The 5 Secrets to Highly Profitable Swing Trading adlı kitabında yer alan bazı bölümlerden bahsedeceğim.

Ivanov’un yaklaşımına göre yatırım araçları genel olarak belli bir bant içerisinde hareket etmektedir. Örneğin belirli bir bant aralığında dalgalanan hisseler bazı zamanlarda (yaklaşık olarak 2-10 gün süren) ve yaklaşık %5-30 aralığında değişen kısa vadeli yükseliş hareketleri yapmaktadır. Swing trading yaklaşımı bu hareketlerden azami oranda faydalanmak üzerine kuruludur. Strateji her defasında sermayenin %1’nin riske edilerek bu hisselere girilebileceğini ve yıl içinde defalarca bu hareketin yapılabileceğini, bileşik getiri etkisinden de faydalanarak, ve böylece çok yüksek oranlarda kar rakamlarının elde edilebileceğini belirtiyor. Daha somut olarak belirtmek gerekirse, stratejinin dedikleri aşağıdaki gibi:

• Hisse güçlü bir yükseliş trendinde olmalı.
• Hisse zirvesinden fazla uzaklaşmadan düşük hacimde konsolide olmalı (2-20 gün boyunca hisse dinlenmeli).
• Hissenin 5 günlük ortalaması 20 günlük ortalamasının üzerinde olmalı.

Son dönemin popüler hisselerinden bir olan ASELSAN (günlük grafik) üzerinden yöntemi anlatmaya çalışacağım. Hissenin fiyatı 15.09.2015’den 08.11.2016’ya kadar yaklaşık olarak 6.40’dan 9.40’a gelmiş.  Yani yatırımcısına yaklaşık 14 ayda %46 kazandırmış. 09.11.2016’dan 18.01.2017’ye kadar ise hissenin fiyatı 9.40’dan 14.30’a gelmiş. Yani 2 ayda %52’i kazandırmış. Mavi ile hissenin trendini gösterdim. Kırmızı renkte çizdiğim kutu ise hissenin dinlenme yeri. Beyaz ve sarı eğriler ise hissenin 5 ve 20 günlük hareketli ortalamasını gösteriyor.

Tekrar hisse üzerinden anlatmaya devam edersem. Ivanov’a göre yükseliş trendin sektörel çapta olması. Son dönemde savunma sektöründe yükseliş olduğu herkesin malumu (örneğin OTKAR’da aynı dönemde yükseliş gösterdi). Bunun sebebi ise herhangi bir sektör ile ilgili yatırımcıların beklentisi yüksek olunca, o sektörün hisselerinde yükselme potansiyeli daha yüksek oluyor.

Yukarıda gördüğünüz grafik, doların günlük grafiği. Dolar’ın fiyatı 11.12.2014’den 27.09.2016’ya kadar 2.24’ten 3 TL’ye gelmiş. Yaklaşık 21 ayda %33 artmış. 27.09.2016’dan 12.01.2016’ya kadar ise Dolar’ın fiyatı yaklaşık 3 TL’den 3.90’lara gelmiş. Yani yaklaşık 3 ayda dolar %30 artmış. Mavi ile hissenin trendini gösterdim. Yatay mavi ile Dolar’ın tepe noktasını gösterdim. Dikkat edin kırmızı renkte çizdiğim kutu ise Dolar’ın tepe noktasında dinlendiği yer. Beyaz ve sarı eğriler ise Dolar'ın 5 ve 20 günlük hareketli ortalaması.

Her iki grafikte yöntemin ne demek istediğini sanırım açıkça ortaya koyuyor. Bu grafikleri farklı yatırım araçları (altın, bakır, petrol vs.) üzerinde denemek size kalmış.

Kitapta altı çizilerek vurgulanan bir diğer konu ise risk yöntemi. Piyasanın iyi olduğu dönemler her bir işlemde sermayenin %1-2’sinin riske atılmasını öneriyor Ivanov. Endeks kötüyken, yani düşüş trendiyken, riske edilen sermayenin 0,25-0,50 ile sınırlandırılmasını gerektiğini söylüyor belirtiyor. Stop-Loss (yanlış tercih yapabildiğini kabul edebilme yürekliliği) için ise hissenin 5 veya 10 günlük hareketli ortalamasının kullanılmasını tavsiye ediyor yöntem. Benim de uyguladığım Zaman Stop diye bir kavramda var Ivanov’un yönteminde. Aldığınız hisse 5 gün içerisinde %5’den fazla kazandırmıyorsa, paranın alternatif maliyetini dikkate alarak pozisyonu kapatmanızı öneriyor yöntem.

Genelde yatırımcılar hep hisse diplerdeyken alıyor. Bu yöntemin çok yaygın olduğunu biliyorum. Bu benim stratejime uymuyor. Aylarca beklemek istemiyorum. Bir anlamda sahip olduğum finansal kaynakları verimli kullanmak istiyorum. Elbette herkesin tercihi değişik olacak. Sonuç olarak, kitapta anlatılan her şeyi burada anlatmam imkansız ama kitabı okumanızı tavsiye ederim. Son bir not ekleyim. Belki bu yazıyı okuyunca yöntemin Darvas’ın kutu yaklaşımı ile ne kadar çok benzer olduğunu fark edenler de olmuştur. Böylece bloğun isminin nereden geldiği de belli olmuştur:).

Not: Görseller, “Matriks” programı kullanılarak üretilmiştir.